...YABAN...
Merhaba Arkadaşlar...
Okunması Gereken Kitaplar bölümümüzde bugün Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nun ''YABAN'' adlı eserini inceleyeceğiz... Her yayınımda belirttiğim gibi bu güzel eserler için bize sadece övmek düşer okuyup okunmamalı diye bir yorumda bulunulmamalıdır...Cumhuriyetimizin kuruluş ve zor zamanlarından kesitler ile halkın yaşayışını ele alan romanda tarih meraklılarının ilgisini çekecek güzel hikayeler de bulunmaktadır...
Neden ''YABAN'' ?
1932 yılında ilk basımı yapılan ''YABAN'' Anadolu'da savaşın getirdiği zorluklarda fakirliği ve yokluğu ele alan, köylünün çektiği sıkıntıları durumuna en uygun ve tarafsız güzel bir şekilde anlatan karakterinin de bir köylü asker olduğu bir eserdir...
Kitabın kapak tasarımı Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nun basım tarihi değişmekle birlikte iki çeşit fotoğrafıyla süslenmiş sade bir tasarımı bulunmaktadır.. 2012 yılında iletişim yayınları tarafından en son basımı yapılan roman 198 sayfadan oluşmaktadır...
YABAN'ın konusu ne ?
Bir asker çocuğu olarak karakterine can veren Yakup Kadri, Ahmet Celal adında bir subaydır ve birinci dünya harbinde şarapnel parçası yüzünden sağ kolu kopar ve kolunu kaybeder... Askerlikten uzaklaşan Ahmet arkadaşı Mehmet Ali'nin teklifi üzerine Mehmet'in köyüne giderler...
Köylü savaşı ciddiye alamadığı için durumdan endişelenen Ahmet, Mustafa Kemal paşanın başarılarını anlatarak köylüye hem durumu anlatmak hemde bilinçlendirmek için köylüye olanları anlatır. Pek başarı yakalayamayan Ahmet köyde evli bir kadına gönlünü kaptırır...
Savaşın aleyhimize ilerlemesi ve porsuk çayı yakınlarındaki bu köyün yunan kuvvetleri tarafından ele geçirilir ve ciddi olan yunan kuvveterine karşı halk kendini bir felaketin içinde bulur.
Hoşlandığı kadının adı Emine'dir ve bir sabah ansızın kaçmaya kadar verirler. Yaşanan olumsuzluklardan dolayı yaralanan Ahmet, yine ağır yaralanan Emine'yi yarı yolda bırakmak zorunda kalmıştır...
YAKUP KADRİ KARAOSMANOĞLU
Yakup Kadri'nin bu güne kadar 9 roman, 4 öykü, 2 şiir, 4 oyun, 5 makale, 5 anı, 2 monografi eserleri vardır... Bütün eserleri okunması gerekir. İlerleyen zamanlarda diğer romanları da değerlendirmeye alacağım...
''YABAN''dan Alıntılar:
''...Ben, Celal Paşa'nın oğlu Ahmet, İstanbul'un en muhteşem konaklarından birinde doğup ve parıltılı hülya iklimlerine doğru kanat açıp uçtuktan sonra, kanatlarımın biri kırılmış olarak buraya düştüm. Otuz iki yaşında bir emekli asker, bütün geleceği geride kalmış bir sakat delikanlı, şimdi burada...''
''...Türk köylüsünün ruhu, durgun ve derin bir sudur. Bunun dibinde ne var? Yalçın bir kaya mı, balçık yığını mı, bir yumuşak kum tabakası mı? Keşfetmek mümkün değildir...''
''...Artık odamdan dışarıya çıkamıyorum. Yataktan kalkınca sedire uzanıyorum. Sedirden kalkınca yatağa giriyorum. Daha fazla kımıldamaya mecalim yok. Sanki içimde beni hareket ettiren zemberek kırılmış diyebilirim...''
''...Istırap çekmeyi severim. Fakat, bu ıstırabın sevimli bir tarafı yok; çünkü bu, bir felaketin mahsulü değildir. Bu, rezil olmuş bir adamın ıstırabıdır. Utanç, bir yarasa gibi yüze yapışır ve bir alnımızın ortasından kanımızı emmeye başlar. Vücut o kadar zaafa düşer ki, adeta bir posa halini alır. Pespaye ve sefil bir şey olur. Onun için utanmak kendinden nefret etmenin eşitidir...''
YABAN'a Kişisel Yorumum;
- ''Köylü milletin efendisidir.'' sözünün kanıtı niteliğinde bir eser...
- Türk edebiyatına böyle güzel bir eser verdiği ve ilham kaynağı olan Türk milletinin okuması gereken bir kitap
- Zamanın zorlukları gayet samimi ve güzel bir dille anlatılmış.
- Aydın-halk arasındaki sınırlar eleştirilmiş.
- Tarihteki tarih dışında olayları sevenlerin bayılacağı bir romandır...
- OKU👌👌👌
Sosyal medya:
Blog Yazarı Coşkun Soylu;
Arkadaşlar yazımı okuduğunuz için hepinize teşekkür ederim. Lütfen beğenmeyi ve devamının gelmesini istiyorsanız beni takip edip yorumlanmasını istediğiniz kitabı yorumlarda yazmayı unutmayın...!
Diğer yazılarım için;
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder